9 Ağu 2008

Kalp adlı kişi çevrim dışı görünüyor,gönderdiğiniz iletiler oturum açtığında iletilecek

".......Külkedisi ayağını usulca uzattı.Kristal ayakkabı hiç itirazsız kabul etti ayağını.Külkedisi ayakkabının diğerini almak üzere tekrar merdivenlere koştu.Ayakkabının ayağına olmasının tesadüf olmadığını ispatlamak istiyordu.Çatı katındaki pejmürde odasına vardığında heyecandan nefes nefeseydi.Elbiselerini koyduğu sandığın altına eğilip ayakkabıyı aldı,tozlarını sildi.Ayakkabının parıltısında güzel yüzü göründü. iri kara gözleri,lal dudakları ve heyecandan al al olmuş yanaklarıyla bir kez daha ne kadar güzel yaratıldığını hatırladı.Bir kaç gece önce kendisini prense güzel göstermek için ter döken peri boşuna uğraşmıştı.Güzel görünmek, güzel elbiseler,gösterişli arabalar,pahalı takılar içinde olmak zorunda değildi aslında.Güzelliğini böylesine sade ve doğal biçimde fark edemez miydi prens?Dış görünüşü barbi bebek güzelliğinde olmadığı halde, göğsünde güzeller güzeli bir kalp taşıyan bir genç kız da kurtarılmayı hak edemez miydi?Kristal ayakkabı külkedisinin elinden kayıverdi. Tutmak için davrandı ama geç kalmıştı. Ayakkabı tuzla buz oldu. Ya öbürü de kırılırsa, prense nasıl inandırırdı sevdiği kız olduğunu? Bir taraftan da vicdanı, iyi ki kırıldı diye fısıldıyordu. Ben niye ispatlamaya çalışıyormuşum sevdiği kız olduğunu? Gerçekten sevenler, sevdiklerini ayakkabısından değil gözlerinden tanırlardı.Neden hevesle diğer ayakkabıyı almak üzere koşmuştu ki?Kendinden utandı.Sağlam kalan ayakkabıyı çıkardı,hırsla yere çaldı.O da tuz buz oldu.....İyi ama ben sadece bir ayakkabı ayağıma denk geldiği için mi prenses olcağım?Prensin bu kadar basit bir gerekçeyle kendine eş seçmesine şaşırmıştı.Ya kazara ayakkabı bi başkasına olsaydı,beni gözden çıkarmış mı olacaktı?Üvey anne,yerden birkaç cam parçasını alıp gösterdi,bunlar hemen kırılıyor.dedi.Hiç kırılmayacak bir sebebi olmalı insanın.Seni ayakkabı ayağına oldu diye eş seçen biri sana ne kadar sadık kalabilir ki?......"İnsanın gözlerini,kalbini ihmal ederek bir kişiyi beyniyle algılaması,beyniyle sevmeye çalışması ne gibi sonuçlar doğurur. Birisini somut bir nedenden dolayı sevmek...Ayakkabı ayağına oldu diye sevmek..Şartlar mükemmel olduğu için sevmek, işimi görür istediğim gibi yönlendiririm diye sevmek. Zengin olduğu için sevmek,iyi bir işi olduğu için sevmek,sadece güzel olduğu için sevmek...Bence böyle bir ilişkiyi oluşturan sadece iki robottur. "Şimdi ona sevdiğimi söylemeliyim ki benden etkilensin hoşuna gitsin...İlişkide seni seviyorum demek şart tabi,olması lazım o yüzden ben de söylemeliyim." seni seviyorum butonuna bas!"Şimdi ona çiçek almalıyım.Çiçek de ilişkinin olmazsa olmazlarından tabi."çiçek al butonuna bas!Görünüşte güzel davranışlar gerçekten ama insanı davranışa iten şey kalp değil. Her şey güllük gülistanlıkken anlaşılmaz defosu. Bir sorun olduğunda,bir tarafın kalbi kırıldığında anlaşılır.Beyniyle seven insan karşındakinin kalbinin kırıldığını anlayamaz,çünkü ilişki için yapılması gereken herşeyi sağladığını düşünür,karşı taraf kırıldıysa onun sorunu...Onun kendi alınganlığı,yersiz kuruntusu.Onun gözyaşları bişey ifade etmez beyin için.Halbuki bi insan kalbiyle hareket ediyorsa ağlayan bi insan gördüğünde kalbine batar,içi burkulur ki sevdiği insan ağladığında oturup birlikte ağlar.Ama robotlar ağlayamaz.Ağlayamadıklarından ağlamanın ne olduğunu bilmezler.Hep kendince olan şeyler konuşur,kendisini savunmaya programlıdır,karşıdaki kalp sesi kısılmış televizyon gibi kalır.Görüntü var ses yok...İşte o yüzden beyin-kalp ilişkisinde kırılan kalp olur.Bi taraf olması gerektiği için davranırken,bi taraf kalbinden geldiği için davranır.Beyin hiç bi zaman kalbi anlayamaz.Sonunda kalp kırıldığından beynin sevecek bir şeyi kalmaz,seviyormuş gibi davranacak kimsesi kalmaz. Kalp kırık kanadıyla uzaklaşır ondan...Bir insanı gerçekten kalbiniz istiyorsa isteyin. Etrafta bi dolu beyin var.Bi dolu robot.Başka bi kalbi üzmesin bu robotlar.alıntı:senai demirci,"ve aşk evliliğin ellerinden tuttu"

2 yorum:

umutsuz dedi ki...

Yorumaların için çok teşekkürler imbir :) yalnız yazının sonu sana mı ait yoksa senai demirci'ye mi anlayamadım bu robot ve beyinle ilgili yazılanlar.

imbir dedi ki...

rica ederim :) sonu bana ait. kesme işareti olan bölge senai demirciye ait. işte kitabı okuduktan sora oluşan düşüncelerim. güzel bi kitap tavsiye ederim :)